Homeopati son günlerde adını sıkça duymaya başladığınız bir konu. Peki nedir bu homeopati, ne işe yarar, kim fayda görür, kim uygular; Öğrenmek isterseniz Homeopati makalesini okuyun.
HAYVANLARDA HOMEOPATİ
Sağlığın kontrolinde güvenli seçenek:Homeopati
Eklem yangısında sarmaşığın, göz problemlerinde ayı kulağının iyi geldiğini biliyormuydunuz?
Hipokrat zamanından beri, hastalıkların tedavilerinde bitkilerin ve diğer doğal kaynakların kullanıldığı bilinir.19.yy başlarında Alman fizikçi Samuel Hahnemann tarafından geliştirilen Tıp sistemi, Homeopati olarak adlandırılır. Avrupalı doktorlar bu sistemi Amerika’ya 1825’de getirmişlerdir. 1800’lerin ortalarında doktorlar, okullar açıp, medikal organizasyonlar oluşturmuşlardır.
Bu yüzyıla gelindiğinde,Amerika’da 22 homeopatik tıp okulu olduğu görülür. 1940’lı yıllarda homeopatik ilaçların kullanımında gerileme kaydedilmiş,ancak , son yıllarda , holistik sağlık hareketleri ve sağlığın korunmasında doğal yollara yöneliş ile konuya duyulan ilgi artmıştır.
Homeopati, insanlara olduğu gibi hayvanlara da yardım sağlar. Homeopatik Veteriner Tıb’bında, tedavide alternatif yaklaşımlar, pet sahiplerinin ilgisini çekmektedir.
Homeopati Nedir?
Sıklıkla;herbal tıp, bitkisel tedavi olarak bilinse de, Homeopati aslında bitkilerden ve onların kullanımından farklı bir tıp dalıdır. Homeopatinin temel aldığı prensipler, hastalık ve onun çaresi arasındaki benzerliğe dayanır. Sağlıklı bir insanda ya da hayvanda bazı semptomlara yol açan bir madde,aynı semptomları gösteren bir hastayı aynı zamanda iyileştirir. Örneğin;sarmaşık zehiri, dokunulduğunda akut deri irritasyonuna ve kaşınmaya neden olurken, homeopatik bir ilaç olan rhus toxicodendron sarmaşık zehirinden yapılır ve özellikle eklemlerdeki yangıyı iyileştirir. Hastalığa yol açan nesnenin aynı zamanda iyileştirici olması,Homeopatinin paradoksal bir özelliğidir.
Geleneksel ilaçlar, allopatik(= allopathic) olarak adlandırılır. Allopatik doktorlar, vücutta yanlış giden bir durumu, problem olarak görüp düzeltmeyi amaçlarlar.Homeopati ile ilgilenen doktorlara ve veteriner hekimlere Homeopat denir. Homeopatlar, vücuttaki semptomları bedenin kendi kendini iyileştirme çabası olarak görürler ve vücudun kendi kendini iyileştirme sürecini destekleyici tedavi öngörürler.
Homeopatik Tıp’da amaç, vücudun bedensel ve zihinsel sağlığını restore etmektir. Geleneksel doktor, tedavi için semptomları durdururken, homeopat, semptomlar durmadan tedaviyi bırakmaz.’’ Homeopathic Medicine at Home ‘’ adlı kitabında ‘’Maesimund B. Panos’’ve ‘’Jane Heimlich’’ homeopatik tedaviyi salıncakta sallanan birini itmeye benzetirler. Siz hafifçe ittiğinizde bu geri gelişle sonuçlanır. Homeopatik ilaç, hastalığı iyileştirirken önce semptomları arttırarak, ve sonra salıncağın geri gelişinde olduğu gibi, hastaya kuvvet kazandırarak iyileştirir.
Homeopatik ilaçlar;bitki, hayvan, mineral kaynaklar gibi doğal maddelerden yapılır. Bunlar sağlığı tehdit eden şeylere karşı, immun sistemi uyarırlar. Homeopatide hastalığın tanısı,ikinci plandadır. Homeopatlar hastanın semptomlarına göre hastayı tedavi ederler.
Veteriner Hekim’e Danışmak
Avrupa ülkeleri ve A.B.D’de, homeopatik ilaçlar, lisans gerektirmeden eczanelerde satılabilirler.Ancak, geleneksel tıp gibi homeopati de yoğun bir eğitim gerektirir. Çünkü birçok ilaç birçok semptomu iyi edebilir. Bu yüzden homeopati uygulayacak kişi geniş bir bilgiye sahip olmalıdır. O yüzden kedinizi ya da köpeğinizi homeopatik tedavi ile tanıştırmadan önce homeopati tıp tekniğinde eğitim almış lisanslı bir veterinere danışmak gerekir.
Hastalık tedavisinde kullanılan ilaçlar ile, semptomların benzerliği ilginçtir. Homeopat Veteriner Hekim, hastanın ;fiziksel, davranışsal, mental semptomlarını belirledikten sonra ilaç verir.Duygusal ve mental bulgular her zaman tanımlanamasa da davranışlar ipucu verir. Diğer insan ve hayvanlara gösterilen reaksiyon ile davranışlar gözlenir. George Maclead’in ‘’Cat’s:Homeopathic Remedies ‘’ adlı kitabında anlatıldığı gibi, konuşma eksikliğini kapatmak için yapılan gürültünün ölçümlenmesi gibi yaratılan duruma verilen reaksiyon ile ölçüm yaparak hastanın değerlendirilmesi mümkündür.
Homeopat Veteriner Hekim olan Edger Sheaffer, pet bakım tekniklerini anlattığı bir makalesinde, en iyi incelemenin hayvanla konuşup onun gösterdiği önemsiz tepkileri not almak şeklinde anlatmıştır. Davranışlar, karakter, istekler ve arkadaşlık hayvan dilinin sözcükleridir. Bunlar, iyi bir bakım için sahibinin, onu anlamasına yardım eden kriterlerdir.
Dr Sheaffer, bir hastayı tedavi ederken, sahibine birçok sorular sorar. Örneğin bir kedi için; örtünün altında sürünür mü,yoksa yatağın üstünde mi yatar, sizin yanınızda yatarmı, siz evde TV izlerken ya da kitap okurken o nerdedir, sizin karşınızdamıdır yok sa kapının önündemidir, kapı açılınca hemen kaçarmı, sert zeminde mi yatmayı sever yok sa yumuşak halıda mı gibi.
Diğer sorular yeme ve içme alışkanlıkları ile ilgilidir.Ne kadar su içer. En favori yiyeceği nedir, çorba türü gıdaları sever mi, yemekten sonra hasta gibi mi görünür. Eğer öyleyse hangi yemekten sonra. Hangi yemek onda ishal ya da kusmaya sebep olur. Soğuk su mu sever, oda ısısındaki suyu mu?
Diğer grup sorular ev halkı ile ilişkilerine dayanır. Örneğin patron kimdir. Sürünün en altında kim bulunur. Hastanın her ikisine olan davranışı nasıldır. Eve gelen yabancılara nasıl davranır. Tüm bu soruların yanıtları hasta hayvanın durumunu resmeder. Bu resme göre özel bir tedavi uygulanır.
Homeopatinin İlkesi
Hastalık ile ilaç arasındaki benzerlik, homeopatinin birinci ilkesidir. Bir diğer ilke ise, minimum doz ile ilacın kullanılmasıdır. Bu iki ilke, Homeopatik tedavi tekniğinin en önemli tarafıdır. Dr. Sheaffer bunu soğanı soymak diye adlandırır. Bu metot ile, semptomlar katman katman elimine edilir.Soğanın hayali merkezine varıldığında , sağlıkta total bir restorasyon görülür. Dr. Sheaffer bu teknikle diğer veteriner hekimlerin iyileştiremediği hastaları başarılı bir şekilde iyileştirmiştir.
Hastayı sağlığına kavuşturmak birkaç gün alabilir ya da aylar sürebilir. Bazen sabır ve süreklilik gerekir. Dr. Sheaffer’a göre , bir anda birden fazla ilaç kullanmak, ilacın faydasını anlamak açısından zorlaştırıcı dır.
Anitra Frazier, ‘’The New Natural Cat’’ de homeopatik ilaçların ilk etapta semptomlarda hafif bir artışa neden olduğunu söylemiştir. O sırada , immun sistem hastalığı kavrar ve üstesinden gelir. Eğer geçmişte kullanılmış ilaçlar varsa, homeopat onların karşıt etkilerini çözecek ilaç yazar.
İlaçların Hazırlanması
Homeopatik ilaçların hazırlanması, bilimsel bir süreçtir. Doğal kaynaktan alınan ana madde, 1 damlaya 99 damla su-alkol karışımı ile hazırlanır. Bu bir seri sulandırma ve çalkalama işlemi gerektirir. Zararlı etkiler yok olup küratif etkiler kalıncaya kadar çalkalama sürdürülür. Genellikle homeopatlar, ani gelişen akut durumlar için daha yüksek potenslere başvururlar. Düşük potensler, uzun süren kronik durumlara daha uygundur.
A.B.D’nin homeopati farmakolojisine göre, bilim adamları homeopatik ilaçları hazırlarlar. Bu ilaçlar homeopatik eczanelerde satılır. Avrupa ülkelerinin homeopati konusunda uyguladıkları kendilerine ait bir mevzuatları vardır.
A.B.D’de diğer geleneksel ilaçlarda olduğu gibi gıda ve ilaç uygulama birimi (FDA) homeopatik ilaçların hazırlanmasını düzenler. Bu, bitkilerin hasatı, ıslatılıp damıtılması gibi herşeyi kapsar. Homeopatik etiketinin anlamı, o ilacın homeopatik semptom gösteren hastada kullanılacağı şeklindedir.
İlaçlar; tablet, likit ya da toz şeklindedir. İlaç formunun seçimi , hastanın en kolay ne şeklinde aldığıyla ilgilidir. Bazıları toz bazıları tablet bazıları da sadece şırınga ile likit şeklinde alabilirler. Dr. Macleod, hastayı yersiz strese sokmaktansa, çok ideal olmamakla birlikte homeopatik ilacın gıda ile beraber verilebileceğini söyler.
Homeopatik ilaç, günışığından uzak serin ve kuru bir yerde saklanır. İlaçlara saklama koşullarında elle dokunulmaz. Koku sinmesi engellenir. Aşırı sıcak ve motorlu cihazlardan uzak tutulur. Tavsiye edilmediği sürece gıdalar ile beraber alınmaz.
Spesifik İlaçlar
Richard Pitcairn D.V.M, homeopatik ilaçların;deri hastalıkları, sistid, distemper, diyare, depresyon, iştah kaybı, kaşıntı gibi hastalıklarda başarılı sonuçlar verdiğine dikkat çeker.
Karakafes otundan yapılan symphytum (eskiden de kemik onarıcı olarak bilinirdi) kırık tedavisinde iyi gelir. Karakafes otu, kırık parçaların birleşmesini hızlandırır.
Eksternal göz problemlerinde cineraria maritima ya da ayı kulağı iyi bir ilaçtır.
Yüksük otu ya da digitalis purpura kalbi yavaşlatır. İrregüler nabza ve zayıflığa neden olur. Bu genellikle kalp problemlerinde kullanılır. Kalp vurumlarını düzenleyip, sabit nabzı sağlar.
Davranış problemlerinde de homeopatik ilaçlar kullanılır. Örneğin tuvalet kabının dışına tuvalet yapmak gibi. Turunçgillere muhatab edilen kedi, doğru bir beslenme de uygulanılırsa pirelere karşı korunmuş olur. Arsenicum album, lachesis, lyeopodium, ledum palustre gibi ilaçlar ve sülfür alerjik reaksiyonlara ve pireye karşı iyi gelir. İki haftada bir sülfür ilaçlaması başka tedavileri gerektirmeksizin infestasyonlara eğilimi azaltır.
Sülfür ve fosfor homeopatik ilaç olarak birçok durumda kullanılır. Bazı ilaçlar sadece veteriner hekim tavsiyesiyle alınır.
Homeopati mi Allopati mi
Akut problemlerde homeopati daha çabuk sonuç verir. Steroid gibi ilaçlar uzun süre alınınca, immun sistemi baskılarlar. Bu durumda homeopatik ilaçlar hemen çalışmazlar. Ancak tedavide süreklilik gereklidir.